Yaşam ne ürettiğimiz ve tükettiğimiz üzerine kurulu. Politika ise, bu ikisini daha iyi yapabilmenin yollarını bulmak için var. Kentler büyüyor, dünya nüfusu artmaya devam ediyor. Açlık ve yetersiz beslenme ile mücadele giderek zorlaşıyor. Kaynaklarımızın azaldığı; iklim değişikliği ya da yanlış uygulamalar sonucu bozulduğu hatta yok olduğu bir geleceğe bakıyoruz.
Tarım varlığımız hakkında yeterli farkındalık ve bilgimiz yok; doğru kullanım ve işleme yöntemlerini tanımıyoruz. Çiftçi kendini geçindirmenin ötesinde, toplum ve gelecek için değer üretemiyor; işini, gözü arkada kalmadan çocuklarına teslim edemiyor. Tüketici, besleyici gıdaya uygun maliyetle, güvenle ve sürekli ulaşamıyor. Tarım ve gıda sektöründe, hedeflenen miktar ve kalitede verimliliğin uzağındayız.
Sorunlar var, farkındayız. Ama asıl mesele, bunların, doğru yöntem ve akılcı politikalarla çözülebileceğini biliyoruz. Çözümleri, yalnız söz ve yetki sahiplerinden beklemiyor; bu yolda katkı sunmak, ufuk açmak için fırsat yaratıyoruz. İşte bu anlayışla artık geleneksel hale gelen “Tarım ve Gıda Politikaları Konferası” mızın üçüncüsünü hayata geçirmek üzere yine kolları sıvadık. 5-6 Kasım’da Adana’da gerçekleşecek bu büyük buluşmaya siz de davetlisiniz, tarihi şimdiden kaydetmeyi unutmayın.